Uluslararası Apartheid’in Kaldırılması Manifestosu metni, mevcut durum karşısında önemli bir değişim çağrısında bulunmaktadır. Bu radikallik zorunludur. Örneğin devlet görevlilerinin göçmenleri denetleme ve sınır dışı etme önlemlerinin temelindeki yasalara onay verirken, aynı zamanda bu tür uygulamalara karşı çıkılamaz. Ağın ilmekleri arasından geçme yeteneği ya da şansı olmayanlara hudutların kapatılmasını kabul ederken, zaten Fransa’da bulunan « kâğıtsızlar »a vatandaşlık verilmesi talebinde bulunulamaz.
Herhangi bir yerde doğmuş olmanın insanların yazgısı üzerinde bu kadar ağır bir yük olmaya devam etmesini kabul ederek, insan eşitliği yandaşı olunamaz. Güney Afrika’daki Beyaz nüfusun geçmişte apartheid’e sıkı sıkıya sarılmasını mahkûm edebilmek için, bir başka apartheid’e, bizim işimize gelen apartheid’i sorgulamamız gerekir.
Manifesto bizim toplumlarımızdaki hemen hemen herkesin teoridekabul ettiği açık seçik ve rasyonel bir etik akıl yürütmeye dayanmaktadır : Bir kişiyi bir diğeri karşısında ayrıcalıklı görmek, eğer aralarında akla yatkın bir farklılık yoksa, keyfi ve adaletsiz bir davranıştır. Etik temellerin açık seçik olması, politik eylemin zorunlu koşuludur.
Etik, politik eylemin yeterli koşulu asla değildir. Güney Afrika’daki apartheid karşıtı mücadelenin uzunluğu bunun kanıtıdır. Ama bu davanın haklılığına dair berrak bir bilinç, her koşulda, davanın zaferinde önemli bir etken oldu. Buna karşılık, etik bir temel olmadan, politik mücadele pusulasız kalır. Her birimizin içinde bulunan adalet arzusu, eğer açıkça ifade edilmezse, kişisel saflık olarak savunmacı bir tutum içinde kalmaya mahkûmdur – «Benden yabancıları ihbar etmemi istemeyin !» – hatta yok olup gider. Bugün Fransızların çoğunluğunun kendilerini birazcık ya da fazlasıyla ırkçı ilan etmeleri bir tesadüf değildir.
Bununla birlikte günümüzde kimi sesler yükselmeye ve kişilerin tüm dünyada serbestçe dolaşımını talep etmeye başlamıştır. Bu talep tamamen idealistçe gelmemektedir. Mücadele uzun sürecektir. Bu manifestonun amacı bu mücadelenin temellerini sağlamlaştırmaktır.
Bu manifesto vekillere ya da bir bakana verilecek değildir ; onlar, ancak halk adil yasalar istediğinde adil yasalar yapacak ve uygulayacaktır.
Bu metnin muhatabı, Fransa’daki ya da diğer ülkelerdeki, gelişmiş ya da gelişmemiş ülkelerdeki bütün halktır. Somut olarak, basında parasız ya da paralı yayımlanmasının ardından mümkün olduğunca çok sayıda imza toplanmasını gerektirmektedir. Keza manifestonun başka dillere tercümesini ve Fransa dışında yayılıp yayımlanmasını gerektirmektedir.
Bu çalışma ve basında yer satın alımı için gerekli fonların muhtemel toplanması, Manifesto’ya destek komitelerinin görevi olacaktır.
Yves Bonnardel ve David Olivier, eşitlik için, ırkçılığa, cinsiyetçiliğe, türcülüğe ve diğer keyfi ayrımcılık biçimlerine (homofobi...) karşı mücadelelerde uzun süredir yer alan iki militandır. Politikada etik bir akıl yürütme düzeni kurmanın imkânsızlığının bilincine varmalarına ve bu çağrıyı kaleme almalarına onları yönlendiren şey, özellikle Les Cahiers antispécistes dergisi çerçevesinde hayvan kurtuluş mücadelesi militanı olarak yaşadıkları deneyimdir.
Lyon, 24 Şubat 1997